'Rustic' stili çok seviyorum...eskiye ait, ham, işlenmemiş, basit ve sade bir dünyaya açılan tüm ayrıntıları da...kırsal yaşama açılan bir kapı niteliğinde olan bu stil benim özlem duyduğum pekçok güzelliği barındırıyor...beni alıp götürüyor hayal edilene, özlem duyulana...
Eski taş duvarlar, olabildiğince basit ve eski mi eski dolaplar, kapılar, sürgüler...demirin en eski haliyle bütünleşen taş dokusu, galvaniz, renksiz detaylar, vazolarda türlü çeşit güzel kır çiçekleri...
Küçücük nişlerde saklanmayı bekleyen minik detaylar, basit bir tezgahın üstüne konduruverilen çanak lavabolar, minicik cam şişeler, işlenmemiş parfümsüz sabunlar, temizliğin en saf hali, öylece... olduğu gibi, gerçekliği abartıyla süslenmemiş...
Eski olan ve olağandışı kullanılan birbirinden bağımsız her detayın birlikteyken ortaya çıkan çarpıcı vurgusu...
Tavandan salkım saçak sarkan eski tavalar, tencereler ve pişirme aparatları, açık raflarda sergilenen çeşit çeşit baharatlar, tezgahtaki meyveler, sebzeler, duvarda asılı süzgeçler, değişik renkten herşeyin göze nahoş gelmeyen o huzur verici uyumu ve her an yaşayan, yaşamaya hazır bulunan bir tarz...
Kırsal ve basit yaşamaya duyulan özlemin ana hatları...
Herkese özlem duyduğu hayata birgün daha yaklaştığı güzel geceler...
:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder