Translate

10 Ekim 2012 Çarşamba

....Ama o benim küçük tavuğumdu....

Okul günlerinden bir gün...saatlerden bir öğleden sonra saati...muhtemel sabahçıyım ve okuldan çıkıp pamuk tarlalarından geçip çantamı hırkamı anahtarımı veya başka birşeyimi pamuk tarlasında unutmadan sokağın başına ulaşmayı başarmışım...Mevsimlerden yaz sonu yani sonbahar olsa gerek...ama yağmur yağış başlamamış...ağır sırt çantam sırtımda iyice ağırlaşmış ve sıcaklamışım...o zaman her biri ayrı bakımlı ve güzel olan iki katlı evlerin olduğu güzel sokağımızın başından sokağın sonuna yakın olan sol taraftaki evimize doğru yürüyorum...eve yaklaştıkça huzursuz bir his basıyor ve evimizin bahçe kapısından dışarı fırlayan köpeği görünceye dek içimdeki bu huzursuzluğu adlandıramıyorum...gitgide bana yaklaşan, kabahatinin farkında olup olay yerinden sıvışmaya çalışan insanlarınkine benzer bir davranış içinde olan gıcık köpeğin ağzında tuhaf birşeyler farkediyorum...bu anları sanki bir saat uzunluğunda kaydediyor hafızam...köpek yaklaşıyor yaklaşıyor ve korktuğum şey evet gerçek....köpeğin ağzından babamla her sabah emek emek yemlerini verdiğimiz sularını değiştirdiğimiz civcivden daha yeni piliçliğe dönmüş miniklerimizden birinin bal rengi tüyleri fışkırıyor...görüntünün anında mideme bulanma duygusunu kazımasıyla birlikte yoğun olarak oradan neresi olduğu önemli olmaksızın sadece başka biryere uzaklaşma ihtiyacı hissediyorum...şimdiki kavrayışımla sanırım "Kuzuların Sessizliği"nde kuzucuğunu mezbahaya gitmekten kurtaramamış bir Clarice Starling travması yaşıyorum...bu görüntü sonrasında o köpeği parçalama güdümü nasıl bastırdığımı, eve nasıl gittiğimi, evin sokak kapısını nasıl açtığımı ve arka bahçemize gidip olayın izlerini araştırıp araştırmadığımı hatırlamıyorum...babam eve geldiğinde kümesin yanına gidip hain köpeğin açtığı tüneli bulduğumuzu da çok sonradan hatırlayabiliyorum...ama birşeyi biliyorum; kedileri köpeklerden daha çok sevmemin sebebi veya bazı hallerde gelip yakama yapışan asabiyetle karışık panik hali veya sevdiklerimi tehlikelerden koruyabilecek miyim endişesi veya bunların hepsi birden bana o günden yadigar...şimdi şu zamanda ya da gecenin kör bir noktasında defalarca dönüp dönüp tüm bunları neden düşündüğüm ise tam bir muamma....



Herkese huzurlu muammasız günler...



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...